AA muhabirinin derlediği bilgilere nazaran, dünyanın en güçlü insanları ortasında yer alan ABD’li 8 milyarder Trump’ın başkanlık koltuğuna oturmasından bu yana ferdî servetlerinden 250 milyar doları aşan kayıp yaşadı.
Son periyotta en fazla ziyana uğrayan milyarder ise Trump’ın seçilmesi için etkin olarak çalışan iş insanı Elon Musk oldu.
Seçim kampanyasında Trump’ı açık biçimde destekleyen ve kampanyasına 277 milyon dolar katkıda bulunan Musk, yeni kurulan Hükümet Verimliliği Bakanlığı (DOGE) konusunda başkanın kıdemli danışmanı oldu.
Tesla, SpaceX, The Boring Company ve X platformu üzere şirketlerdeki hissesiyle şahsi serveti Aralık 2024’te 486 milyar dolara kadar çıkarak rekor kıran Musk, Trump’ın misyona gelmesinden sonra uyguladığı siyasetlerle kayıplar yaşamaya başladı.
Dünyanın en güçlü insanı Musk’ın net servetindeki kaybın, ocak ayı ortasından bu yana 130 milyar doları aştığı iddia ediliyor. Musk’ın kayıpları yalnızca 10 Mart günü 29 milyar doları buldu.
Böylece Musk bu yıl başından itibaren net servetinin yaklaşık yüzde 30’unu kaybetti
Musk’ın servetindeki azalma, Tesla’nın düşen pay fiyatları, yatırımcı kaygıları ve değerli pazarlardaki azalan satışlardan kaynaklandı.
Tesla, geçen yılın aralık ortasında 1,4 trilyon doları bulan piyasa kıymetiyle global araba kesimindeki öbür tüm büyük şirketlerin toplam bedelini yakalamıştı. Elon Musk, ocakta Trump’ın misyona başlama merasiminde Nazi selamına benzetilen el hareketi ve Avrupa’da çok sağcı siyasi partilere açık dayanak vermesi nedeniyle çok eleştirildi.
Özellikle Avrupalı tüketiciler, Musk’ın siyasete karışmasına Tesla üzere markalara reaksiyon göstererek cevap verdi.
Tesla satışları Avrupa ülkeleri ve Çin’de süratle geriledi. Bunun sonucunda 12 Mart prestijiyle Tesla’nın piyasa kıymeti 770 milyar dolar düzeyine kadar gerileyerek, son üç ayda neredeyse yarı yarıya düştü.
– Amazon, Oracle, Dell, Google ve Nvidia kurucularının kayıpları derinleşti
Başkan Trump’ın 20 Ocak’taki yemin merasimine katılan iş insanları ortasında yer alan Amazon’un kurucusu Jeff Bezos da son periyottaki siyasetler sonucu 20 milyar dolar kayba uğradı. Bezos’un kaybı, Amazon’un paylarındaki yüzde 11’i bulan düşüşten kaynaklandı.
ABD’li teknoloji şirketi Oracle’ın paylarında yaşanan yüzde 10’luk gerileme nedeniyle, şirketin kurucusu Larry Ellison da yaklaşık 20 milyar dolar kaybetti. Dell’in kurucusu Michael Dell’in şirketi yüzde 20 bedel kaybederken, şahsi serveti 20 milyar dolar azaldı.
Nvidia İcra Kurulu Lideri Jensen Huang’ın kaybı, 20 milyar doları bulurken, şirketinin payları yüzde 20 geriledi.
Google’ın ana şirketi Alphabet’in paylarındaki yüzde 12’lik düşüşün akabinde kurucu ortakları Larry Page 18 milyar dolar ve Sergey Brin 17 milyar dolar kaybetti.
Microsoft paylarındaki yüzde 10’luk düşüş sonrası ise dünyanın en varlıklı dokuzuncu insanı olan Steve Ballmer, yaklaşık 13 milyar dolar kayba uğradı.
– Trump’ın muhafazacı ticaret siyasetleri ve misilleme adımları
ABD Başkanı Trump’ın tarife politikaları ve buna karşı atılan misilleme adımları global ticarette tansiyonu tırmandırmaya devam ediyor.
Bu siyasetlerin oluşturduğu belirsizlikler ve resesyon yaşanabileceği kaygıları nedeniyle ABD borsalarındaki kayıp 10 Mart’ta 2 trilyon doları buldu.
ABD’nin Kanada, Meksika ve Çin’e yönelik açıkladığı gümrük tarifelerine ek olarak, çelik ve alüminyum ithalatına getirdiği yüzde 25 gümrük vergisi 12 Mart itibarıyla yürürlüğe girdi.
Avrupa Birliği (AB) Kurulu Lideri Ursula von der Leyen, çelik ve alüminyum ithalatına getirilen vergiler nedeniyle ABD’nin 28 milyar dolar bedelinde tarife uyguladığını belirterek, “Biz, 26 milyar avro pahasında karşı tedbirler alıyoruz. Bu, ABD’nin tarifelerinin ekonomik kapsamıyla örtüşüyor.” açıklamasında bulunmuştu.
Pazar günü verdiği bir röportajda, tarifeler nedeniyle bu yıl resesyon beklenip beklenmediğinin sorulması üzerine, bu çeşit hususlarda varsayım yapmaktan “nefret ettiğini” belirten Trump, “Şu anda bir geçiş periyodu var zira yaptığımız şey çok büyük. Amerika’ya zenginliği geri getiriyoruz. Bu çok kıymetli bir şey. Her vakit biraz vakit alan devirler vardır.” demişti.
